Yaklaşık üç yıl önce bir toplantıda tanıştığım Pasta Lila'nın sahibi sevgili Ferah benim sayfamı TATLI BLOG ÖDÜLÜ'ne layık görmüş. Bloğumu bu ödüle layık gördüğü için kendisine çok teşekkür ediyorum.
Bu ödülün dağıtımı için seçim çok zor olsa da ben de gereğini yapıp; özellikle de uzun zamandır yoğun işlerinden dolayı bizi kendisine hasret bırakan Bizim Pastane'nin sahibi sevgili pastacımız Zinnur'u, Ufuk Mutfakta'nın sahibi zarif arkadaşım Ufuk'u, yaptığı modellemelere ifade ve adeta can veren çok yetenekli bulduğum güzel arkadaşım Nesrin'i (Pasta Tasarım), çok uyumlu ve zarif sofralarının beraberinde sıkı takipçisi olduğum Hünerli Bayanlar'ın sahibi sevgili Müge'yi ve kendilerini takip ettiğimi bilen bütün arkadaşlarıma bu ödülü layık görüyorum.
İnanın seçmek ve isim vermek çok zor. Biliyorum ki herkes çok emekler vererek ve severek bu işi yapıyor. Ellerinize, emeklerinize sağlık.
Evde dondurma yapımı ile ilgili hatıralarım taa çocukluğuma dayanıyor.Dondurma o zamanlar şimdiki gibi market ve bakkallarda satılmaz, mahallelerde seyyar arabalarla gezinen dondurmacılarla pek de fazla çeşidinin bulunmadığı en fazla kaymaklı, çikolatalı, limonlu ve vişneli çeşitleriyle pastanelerde bulunurdu. Bir de ara sıra anneciğimin sütçümüzden aldığı ve saf saleple yaptığı, tahta bir tokmakla döve döve sakız kıvamına getirdiği dondurmaları hatırlıyorum. Uzun süre döverek hazırlanan ve çok emek gerektirdiğini bildiğim o tarz bir dondurma yapımına bu sebeple olsa gerek hiç heves etmemişim. Biraz da evimizin İstanbulun meşhur dondurmacılarından Ali Usta'ya çok yakın olması bunda etkili olmuş olabilir.
Geçen yıl arkadaşlarımız Binnur ve Tayfun çifti bize misafir olarak gelirken dondurma makinamın olmadığı ihtimalini düşünerek bir dondurma makinesi getirmişlerdi. Çok sevindiğim halde şu zamana kadar derin dondurucuların lebaleb dolu olmasıyla makineyi kullanmam da mümkün olmadı. Dondurma yapmak için makinenin oldukça yer kaplayan iç bölümünün en az 24 saat derin dondurucuda beklemesi gerekiyor. Şu aralar evdeki derin dondurucular en boş zamanlarını yaşadıklarından hem dondurma makinesini kullanma hem de mis gibi her hafta kapıma kadar gelen Aysun hanımın kızlarının enfes sütleriyle dondurma denemelerinde bulunmak istedim.
Geçen yıl arkadaşlarımız Binnur ve Tayfun çifti bize misafir olarak gelirken dondurma makinamın olmadığı ihtimalini düşünerek bir dondurma makinesi getirmişlerdi. Çok sevindiğim halde şu zamana kadar derin dondurucuların lebaleb dolu olmasıyla makineyi kullanmam da mümkün olmadı. Dondurma yapmak için makinenin oldukça yer kaplayan iç bölümünün en az 24 saat derin dondurucuda beklemesi gerekiyor. Şu aralar evdeki derin dondurucular en boş zamanlarını yaşadıklarından hem dondurma makinesini kullanma hem de mis gibi her hafta kapıma kadar gelen Aysun hanımın kızlarının enfes sütleriyle dondurma denemelerinde bulunmak istedim.
Uzun araştırmalarım sonucu geçen hafta ilk yaptığım dondurma evdekiler tarafından fena bulunmadıysa da ben pek beğenmedim. Makinenin kullanma kılavuzunda belirtilen süreye uymuş olduğum halde yetmediğini düşündüm. Çünkü donduktan sonra kristalleşmeler ve buzlanmalar oluşmuştu.
Bu ikinci denemem ise Maraş dondurması lezzetinde olduğu için paylaşmak istedim. Yumurta kullanılmadan saf salep ve çok az da nişasta katkısıyla istediğim sakız kıvamını yakaladım.
Bir önceki dondurma denemem sonucunda edindiğim bilgi ve tecrübeleri harmanlayarak ortaya çıkan bu tarif için olmazsa olmazın iyi kalite yağlı bir süt hatta keçi sütü olduğudur.
Malzemeler
1) 750 ml. (3 cup) iyi cins yağlı süt
2) 200 gr. şeker
3) 75 gr. kaymak
4) 10 gr. saf salep
5) 10 gr. mısır nişastası
6) 1 vanilya çubuğu
Yapılışı
Bütün malzemeler orta boy bir tencereye (tencere bakır olursa daha iyi) konur ve balon telle orta ateşte karıştıra karıştıra pişirilir. Kaynadıktan sonra ocak biraz daha kısılır ve kuvvetlice çevirerek beş dakika kadar kaynatılır. Bu arada yoğunlaşması ve sakız gibi uzaması kıvamının iyi olduğunun göstergesidir. Vanilya çubuğu çıkarılır ve ocak kapatılır.
Şimdide dondurmamızı hızlıca soğutmamız gerekiyor. İçine tencerenin sığabileceği büyükçe bir kaba buz kalıpları ve su koyup dondurma tenceresini bu kaba oturtun. İster yine balon tel isterseniz mikser ile orta devirde sürekli çırparak oda ısısının da altına inecek kadar soğutulan karışımı makineniz varsa makineye boşaltarak tarif edilen şekilde dondurun.
Makineniz yoksa ısınan suyu değiştirip ve yeni buz kalıpları koyduğunuz tencerede biraz daha çırparak soğutun. İyice soğuyan dondurma daha da yoğunlaşıp sakız gibi uzayan bir görünüm alınca cam veya metal buzdolabı kaplarına boşaltıp derin dondurucuya kaldırın. Kristalleşmenin önüne geçmek için 1-2 saatte bir çıkarıp karıştırıp hatta mikserle çırpmanız gerekmektedir. Birkaç kez bu işlemi yaptıktan sonra derin dondurucuda bekletip istediğiniz zaman servis yapınız. İsterseniz benim yaptığım gibi karamel kaplarla da sunabilirsiniz.
Ben dondurmanın bir miktarına küçük parçalara doğradığım bitter çikolatayı ekleyerek parça çikolatalı hale getirdim. Sizler istediğiniz malzemeyi (fındık, fıstık, hindistan cevizi) ekleyerek değişik dondurmalar yaratabilirsiniz.
Ben dondurmanın bir miktarına küçük parçalara doğradığım bitter çikolatayı ekleyerek parça çikolatalı hale getirdim. Sizler istediğiniz malzemeyi (fındık, fıstık, hindistan cevizi) ekleyerek değişik dondurmalar yaratabilirsiniz.
Bu günlerde balkonumun rengarenkliliği ve sokağımızda bulunan üç adet ıhlamur ağacının kokusu ile mest olmuş durumdayız. Bu rengarenklilik içinde yediğimiz dondurma herkese daha da lezzetli geldi.
Ama maalesef gözünün içine baktığım pembe domateslerde durum pek iç açıcı değil. Yapraklarına dadanan tırtıl ve ailesini uzaklaştırmak için kullandığım sirke ve arap sabunlu eriyik bu kez de domateslerin açmaya başlayan çiçeklerini öldürdü. Yapraklarda oluşan beyaz lekeler ve sararıp kurumaya yüz tutan dalları temizlediysem de pek umutlu değilim.
Ama maalesef gözünün içine baktığım pembe domateslerde durum pek iç açıcı değil. Yapraklarına dadanan tırtıl ve ailesini uzaklaştırmak için kullandığım sirke ve arap sabunlu eriyik bu kez de domateslerin açmaya başlayan çiçeklerini öldürdü. Yapraklarda oluşan beyaz lekeler ve sararıp kurumaya yüz tutan dalları temizlediysem de pek umutlu değilim.
Tarımın ve tarımla uğraşan insanların ne gibi sıkıntılar, üzüntüler yaşadığını tahmin etmeme rağmen yaşayıp görmek çok daha etkili oluyor. Ne heveslerle bakıp büyüttüğünüz emeklerinize mi yanarsınız, umudunuzu yitirdiğinize mi üzülürsünüz?
Ağız tadınızın eksik olmadığı güzel günlere....
Ne muhteşemsin Işılcığım..
YanıtlaSilhemde nasıl.
süper..
Sevgili Işıl'cığım. Benim için yazmışsın ama asıl zarif olan sensin. Beni Tatlı Blog ödülüne layık gördüğün için çok teşekkür ederim. İnan senin blogunda bu ödülü çokça hakediyor. Sevgilerimle.....
YanıtlaSilSevgili Isil, ne guzel bir surpriz oldu bu! Blogumla ilgilenemedigim bu aralar hem de senden gelen bir odulle hatirlanmak cok mutluluk verici! Cok tesekkur ederim. Aslinda sen bu odulu zaten almissin ama, ben bir daha hediye etmek isterim sana. Isilca Tatlar en zevkle izledigim bloglardan biri cunku.
YanıtlaSilSevgilerimle...
evde dondurma yapmak çok değişik
YanıtlaSilhiç denememiştim, neden olmasın gayet sağlıklı, fotoğraflardan da nefis görünüyor doğrusu ellerinize sağlık
bahçede herşey yolunda gider umarım kolaylıklar sevgiler...
Sevgili Işıl Ablacığım;
YanıtlaSilUfuk şekerim ne kadarda doğru söylemiş, asıl zarif olan sensin.
Çok ama çok zarif, kibar ve tatlısın, seni yüz yüze tanımış olduğum içinde çok mutluyum.
Ödül almak, hatırlanmak, aranmak ve sorulmak hepsi çok güzel ve çok kıymetli.
Ben her ödül aldığım bloga teşekkür yorumu yazarken heyecanlanıyor ve çok mutlu oluyorum.
Hele ki bu ödül, çok severek takip ettiğin, yaptıklarına hayran olduğun, “bir gün bende onun kadar hamarat ve yaratıcı olacak mıyım acaba?” diye merak ettiğin birinden gelmiş ise nasıl değerli, anlatamam sana.
Çocukların seninle ne kadar gururlansa az.
Sen; kelimenin tam anlamı ile becerikli, hassas, kibar, modern, çağdaş bir Türk kadınısın ablacığım.
Seni haddim olmayarak çok takdir ediyorum.
Lafı çok uzattım farkındayım ama ne yazsam ne söylesem senin için hissettiğim duygular için yetersiz.
Umarım uzun yıllar bloglarımıza yazmaya devam eder ve bu güzel konuşmaları sürdürürüz, hoş bloglarımızada gerek yok artık
Münevver abla yazmıyor mesela artık ama hep görüşüyoruz ve kalbimizde her daim.
Seninle de böyleyiz diye düşünüyorum.
Çok öpüyorum ve tekrar teşekkür ediyorum.
Sevgilerimi, saygılarımı yolluyorum ablacığım…
İyi de Işılcım ben maraş dondurmasının evde yapılabileceğini hiç bilmezdim.Senin hünerli ellerin yine muhteşem şeyler çıkarmış ortaya.Dondurma makinanı güle güle kullan,çiçekler bize de göz kırpıyor...
YanıtlaSilSevgiler,
muhteşemm ben bunu denemezsem çatlarım elerinize sağlık
YanıtlaSilIşılcığım ellerine sağlık. Bende makina almayı düşünüyorum fakat markada karar kılamadım.Domateslerine gelince gerçekten üzüldüm. seneye inşallah daha iyi olur.Ihlamurun kokusu iğdenin kokusu benide mest eder.Dondurma gerçekten hoş görünüyor..sevgilerle işıl..
YanıtlaSilNuray'cığım,
YanıtlaSilBöyle müthiş övgüleri hak edenin sen olduğunu düşünüyor olsam da güzel sözlerin de beni çok mutlu ediyor.
Çok teşekkür ederim.
Çok sevgiler,
Ufuk'cuğum,
YanıtlaSilBen de çok teşekkür ederim. Şimdiye kadar senden öğrendiğim o kadar çok şey ve öyle güzel masalar var ki aksini düşünemezdim.
Benden de çok sevgiler,
Mineciğim,
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim. Çok güzel bir bloğun var. Senin de eline emeklerine sağlık.
Sevgilerimle,
Zinnur'cuğum,
YanıtlaSilHatırlanmak ne kelime. Senin bloğun sadece tatlı değil, benim bütün sorularıma cevap bulduğum, en sık başvurduğum ve pek çok tarifini denediğim bir okul özelliğini taşıyor hep.
İltifatların için sonsuz teşekkürler.
En içten sevgi ve selamlarımla,
Mine'ciğim,
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim güzel iltifatların için.
Pek çok şey gibi dondurma da yapılır evde yeter ki güzel yağlı bir süt bulunabilsin.
Krem şantiyden yapılan dondurmalara göre daha az kalorili ve hafif.
Görüşmek üzere deyip sevgilerimi gönderirim Samsun'a ve sana.
Müge'ciğim,
YanıtlaSilBu yorumunla beni öyle onurlandırdın ve duygulandırdın ki kelimelere dökmekte zorlanıyorum.
Ben de senin için aynı duygu ve düşünceleri taşıyorum.
Blogcu arkadaşlar arasında titizliğin, çalışkanlığın, düzenli bir blog yazarı olmanın tüm sorumluluklarını taşımanla hepimize örnek oluyorsun.
Kendi adıma bu sorumlulukları yerine getiremediğim inancıyla bırakmayı düşündüğümde senin bana iki yıl önce yazmış olduğun harika yorumun aklıma geliyor ve yola devam diyorum. Beni çok etkileyen ve güç aldığım bir yorum o.
Beni böylesine güzel iltifatlara boğduğun için çok çok teşekkür ederim.
Ödüle gelince, fazlasıyla hakettiğini düşünüyor ben de sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.
Arzu'cuğum,
YanıtlaSilYapılmaz olur mu hem de çok güzel oluyor. Ah, yakın olsak da bitmeden sana da ikram etme şansım olsa.
Çok teşekkür ederim güzel sözlerin için tatlı arkadaşım.
Yok mu bu aralar bir toplantı. Hepinizi çok özledim.
Sevgi ve selamlarımla seni çok öpüyorum.
Aylin'ciğim,
YanıtlaSilDenersen çok sevinirim.Deneyen bir arkadaşımın da görüş ve önerilerini almak beni mutlu eder.
Sevgilerimle,
Canım Işıl'cığım,
YanıtlaSilBiliyor musun o güzelim makaronlarını yemek ancak nasip oldu. Teşekkürüm farklı olacak ama olacak emin ol. Sevgiyle kucaklıyorum, sağol varol!
Çok hoşlar,ellerine sağlık,sevgilerrr....
YanıtlaSilIşıl bende evde dondurma daha önce yaptım ama bende neticeden pek memnun kalmadım.Gerçi bende makine yok,sürekli mikserle çırpıp durdum.. Ama o kristalleşme bende de olmuştu...
YanıtlaSilSeninkinin kıvamı harika olmuş,ellerine sağlık...
Domatesler içinde üzüldüm:( umarım düzelirler..
Sevgiler yolluyorum..
Merhaba Işıl,
YanıtlaSilSaf Salep Tozunu Antalyada nerede bulabilirim?