11 Mart 2009 Çarşamba

MAKARNALI BÖREK VE DAVETSİZ MİSAFİRİM

Geçtiğimiz hafta sonu boyunca her gün misafirlerimiz vardı. Kimisi çok yakınlardan, kimisi ülke dışından kimisi de iletinin sonunda göreceğiniz gibi davetsizlerdendi. Davet ettiğim dostlarımla birlikte yedik içtik güzel vakit geçirdik.

Pazartesi sabahı da bilgisayar kursunda tanıştığım arkadaşlarım Ayla, Berrin, Ayşe, Sultan ve Sevim'i sabah kahvaltısına davet etmiştim. Neşeyle edilen kahvaltının ardından kahve keyfimizle güzel bir gün geçirdik. Artık kursumuz bitti ama bu neşeli arkadaşlarımla dostluğumuz devam edecek.

Bloğumda, genellikle rulo böreklerin tarifini paylaştığımı, yaptığım tepsi böreklerine yer vermediğimi görünce çok eskilerden beri severek yediğimiz su böreği lezzetindeki bu tarife yer vermek istedim.
Yaklaşık yirmi yıllık bir tarif olan bu böreği evimde ilk kez yiyenler eğer içine dikkatlice bakıp da makarnaları görmemişlerse lezzetinden dolayı su böreği zannediyorlar. Eğer sizler de yufka açma konusunda benim gibi çok yetenekli değilseniz bu tarifin sizi mutlu edeceğini düşünüyorum. İçine konan malzemelerin bolluğu ve yumurtanın katkısıyla lezzet olarak gerçek su böreğinden ayırt edilmiyor. Pratikliği de cabası diye düşünüyorum.

Malzemeler
1) 4 adet hazır yufka
2) 1/2 paket (250 gr) fiyonk veya kelebek makarna (bu kez bir avuç daha fazla koydum)

3) 1 su bardağı tereyağ ve zeytinyağ karışımı

4) 5 adet yumurta (Makarnayı biraz fazla koyduğumdan yumurta sayısını 6 yaptım)

5) 1/2 litre süt

6) 400-500 gr civarında beyaz peynir

7) Tuz, kırmızı biber, karabiber
Yapılışı
1) Önce makarnalar tuzlu suda haşlanır ve suyu süzülüp soğuk sudan geçirilir.Fırında da pişeceğinden çok fazla pişirmemeye özen gösterilir.

2) Eritilmiş tereyağ, zeytinyağ, yumurta ve süt bir kapta çatalla kuvvetlice çırpılarak sos hazırlanır.

3) Yağlanmış büyük fırın tepsisine bir yufka serilir. Üzerine birkaç kaşık sos dökülerek fırçayla her yerine sürülür. Tarif 1/2 paket makarnadan yapıldığı zaman iki yufka alta, araya makarna ve peynir ve tekrar 2 yufka şeklinde hazırlanıyor. Hazırlanan sos bütün katları ıslatacak şekilde bolca kullanılacak. Ancak ben makarna miktarını biraz artırdığım için alta 1,5 yufka üstüne makarna peynir+ sos; tekrar 1,5 yufka+ makarna, peynir, sos ve 1 yufka şeklinde hazırladım.. Bu şekilde yaptığımda epey fazla olan haşlanmış makarnanın bir kata yığılarak hamurlaşmasını önlenmiş oluyorum. Üstü için bol miktarda ayırmış olduğum sosu da son yufkanın üzerine dökerek önceden ısıtılmış fırında nar gibi kızarana dek pişirdim. Konuklarım beğenerek yediler.

Şimdi de evimizin balkonuna gelen davetsiz misafirlerimle tanıştırayım sizleri.
Geçtiğimiz hafta mutfaktaki telaşımdan, varlıklarının farkına varamadığım, balkondaki buzdolabından ve erzak dolabından birşeyler almaya diye her çıktığımda sık sık rastladığım iki konuk beni görünce hemen rahatsız olup uçuveriyorlardı. Gagalarındaki çalı çırpı niyetlerini ortaya koyuyordu ama balkonu şöyle bir kolaçan ettiğimde pek bir şey de görememiştim. Misafirlerimiz gittikten sonra pazar günü etraflıca araştırmaya girdiğimde buzdolabının üstündeki mandal sepetimin içine yaptıkları yuvayı görünce sevineyim mi üzüleyim mi bilemedim.
Önce sepetin içindeki mandallarımı aldım, yuvalarını bozmadan. Sonra da sepeti balkonun kenar mermerleri üzerine koyarak balkona çok fazla girmeden onlar beni, ben onları rahatsız etmeden yaşayacaktık. Ama bir baktım bizimkiler kenara aldığım sepetteki o yuvadan vazgeçmiş, bu kez de daha güvenli buldukları buzdolabının üzerine yeniden yuva inşa ediyorlar. Artık kararımı vermiştim, balkonu ya onlar kullanacaktı ya da ben deyip dışarıda oldukları bir zaman girmelerini engellemek için panjurları kapattım. Nasıl olsa daha yumurta yok başka bir yere yuva kurarlar diye düşündüm. Tabi evdekilerden de olanca lafı işittim. Hain anne, yuva bozan kadın diye söylemediklerini bırakmadılar. Benim de vicdanım sızlıyordu ama bu balkon çok kullandığım bir yer olunca hele ki şimdilerde yüzünü gösteren güneşe karşı çayımı kahvemi içmek keyfinden de vazgeçtim; çamaşırlarımı kurutacağım yer, en önemlisi de temizlik meselesiydi.
Dün bir ara balkondan bir şeyler silkelemek için panjurların birini açıp kapatmayı da unutunca yine hemen arz-ı endam edivermişti anne adayı. Bu kez balkona çıktığım halde kaçmıyor tekrar buzdolabının üzerine koyduğum sepetin içinde oturmaya devam ediyordu. Ne zaman ki yakınına gittim o zaman uçuverdi. Sepete baktığımda da minicik bir yumurtayla karşılaştım. Tabi o anki pişmanlığımı ve vicdan azabımı anlatamam. Artık o saatten sonra bu kez de gelsin yumurtasının üstüne otursun diye ben onu arıyordum.
Neyse ki geldi kuluçkaya yattı da ben de rahatladım. Bu gün ikinci günümüz ve birbirimize alıştık artık. Balkona çıkabiliyorum, altındaki dolap kapaklarını açıp içinden bana lazım olan şeyleri usulca alabiliyorum ve o da annelik güdüsüyle hiç yerinden kalkmıyor. İçimden de tebrik ediyorum. Aferin, annelik bu işte diyerek onunla sohbete bile başladım.

İşte böyle, kendilerini zorla kabul ettiren akıllı misafirimiz bu hanımefendi. Henüz araştıramadım
bu tür bayanlar ne kadar süre yatıya kalır, yavruları olunca ne yapar, ortalığı çok batırır mı, ailecek gitmek için ne kadar süreleri var bilmiyorum ama gelişmelerden sizleri haberdar edeceğim.
Sizlere de böyle davetsiz konuklar geliyor mu bilmiyorum ama ben iyisi mi bol güneşli güzel günler dileyeyim.

31 yorum:

  1. Geçen yaz 10 günlüğüne evde yoktuk ve döndüğümüzde biz de tıpkı sizin gibi balkonumuzdak bir çift davetsiz misafirle karşılaştık. Ne zaman çıksak oradaydılar ve ağızlarında çalı çırpı vardı sürekli. Baştan anlamadım, bir iki derken buzdolabının üzerindeki bir kutunun içindeki yumurtayı gördüm ve başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Sonra 1 tane daha yumurtladılar. Elbette ki yuvalarını bozamazdık ve balkonu onlara terk etmek zorunda kaldık. Yumurtalar sanırım 1 ay gibi bir sürede çatladı. Bir o kadar da yavruların büyümesi ve uçacak hale gelebilmeleri için bekledik. Balondaki pislik ve kokuyu anlatmama imkan yok. Arada yıkamaya çalışıyordum ama o zaman anne uçup gittiği için ve dolayısıyla o sıcakta yumurtanın üzeri açık kaldığı için vicdan azabı çekiyordum. Velhasıl 4 kişilik bir güvercin ailesi balkonumuzda iki ayı aşkın bir süre misafir oldu ama o zaman nasıl geçti bir de bize sorun. Bit-pire korkusu, koku, pislik beni çok zorladı. Bu sene de balkona geliyorlar ama izin vermeye hiç niyetim yok. Ama sanırım yine de şükretmem lazım çünkü bir akrabamızın havalanması için açık bırakılan banyo camından içeri girip mandal sepetine yuva yapmışlardı. O da kıyıp yuvayı bozamamış ve onlarla banyosunu paylaşmak zorunda kalmıştı. Size sabırlar diliyorum.

    YanıtlaSil
  2. Işıl Hanım çok güldüm yazdıklarınıza özellikle de çocukların hain anne sıfatı yakıştırmalarına :))) Oh ne güzel, onlar sevsin diye siz de bin türlü eziyet ve pislikle uğraşacaksınız :( Ama insan hakikaten kıyamaz, size kolaylıklar diliyorum.
    Börek tarifini garantili olarak gördüğüm için çıktısını aldım, inşallah Türkiyeden dönerken yufka da getireceğim yanımda ve mutlaka deneyeceğim. Zira tepsi börekleri konusunda feci beceriksizim, blogumda hiç o tür tarif olmayışından anlarsınız zaten :)

    YanıtlaSil
  3. Sevgili Işılcığım, öncelikle kursun bitti hayrlı olsun inş :)
    kahvaltı masanızdaki keyif enfes görünüyor. afiiyetler olsun sizlere
    davetsiz misafirlerine bayyyyyyıııııııılldımmmmmm.
    severim öperim onları bende.
    geçen sene klimanın kompresörüne de benimkiler yuvalamışlardı. evimizin neşesi oldular. cik cik cik... :))))) tatlı bir keyifti. sonra gittiler yavrularıyla. ama sen mürvetlerini görememişin :))))
    canın sağolsunn :)))
    fakat resimleri çok şekerdi....
    sevgiler canım..

    YanıtlaSil
  4. ellerine sağlık canım börek nefes görünüyor. Bende lise yıllarımdan beri sürekli yaparım yalancı su böreğini...ve enfes olur bilirim..

    afiyet şeker olsun canım

    YanıtlaSil
  5. Ah Işılcığım yazını okuyunca geçtiğimiz yaza döndüm. Tadilat sırasında evde olmayışımızı fırsat bilip bizim balkona barbekünün içerisine yuva yapmışlardı. Çok sevimliler doğru fakat hemen uçup gidemedikleri için 35-40 gün gibi uzun bir süre bu misafilerle yaşayacaksın sanırım. Bizim balkon küçük olduğu için iptal olmuştu o süre boyunca. Sen sürekli kullanıyorsun, Allah yardımcın olsun diyorum. Olan olmuş bir kere :)
    Makarnalı börek için de ellerine sağlık diyorum. Ne güzel ne keyifli bir gün olmuştur kahvaltı daveti. Öpüyorum çok...

    YanıtlaSil
  6. Işıl,bu davetsiz misafirler benden de korkmuyorlar artık :)) baktım ki oturuyorlar balkona giriş çıkışta,herhalde yuva yapıyorlar dedim...çok zor ama ışıl yaa,o kadar pisletiyorlar ki,temizlemekten bunalıma girmiştim.pırıl pırıl yapıyosun akşama bir bakıyorsun ohooooooo her taraf batmış....

    napalım,katlanacağız bir süre daha...

    sevgiler,

    YanıtlaSil
  7. makarnalı börek nefis görünüyor..davetsiz misafirlede çok şirin:))benimde kışın çok sık başıma geliyor.cam ve panjur arasına girip yumurta bırakıyolar..haliyle beslemek zorunda kalıyorum..pisligi çok oluyor ama...neyse sana kolaylıklar dilerim..sevgiler.

    YanıtlaSil
  8. Canım misafirlerini çok güzel bir şekilde ağırlamışsın.Ellerine sağlık davetsiz misafirin ve ona hazırladığın yuva harika sımsıcak sevgiler....

    YanıtlaSil
  9. Işıl'cığım,kursunu bitirmişsin hayırlı olsun..Masan çok şık,böreğin ise çok lezzetli görünüyor..Bende belki 20 yıl önce bu böreği sıklıkla yapardım..Belirttiğin gibi çok da nefis olur..)Ellerine sağlık..

    Bizde yıllarca bu sevimlilerle uğraşmıştık..Yuva yapmak için hazırlıklarını görünce hemen kapatırdık pancurları..Çünkü yavruları olunca çok zor oluyordu..Ayrıca ön ve arka balkon onlara ayrılmış gibiydi..Yıllar önce tüm pancurlarımızı söktürüp balkonları kapatıp rahat ettik..))
    Fotoğraftaki Yusufcuk'mu??Sabaha kadar ötmeleride ayrı bir sorun..))
    Temizlerken Allah yardımcın olsun..Hayatında güzel bir anı olarakda kalacak bir taraftan..Sen hain anne değil,yuva kuran anne oldun..Çocuklara öyle söyle..))


    Kocaman sevgiler..

    YanıtlaSil
  10. Işıl'cığım,
    gerçekten de su böreği gibi olmuş ellerine sağlık.

    O davetsiz misafirler benim en büyük fobim biliyor musun ?
    Çocukluğumdan bu yana tüm kanatlı hayvanlardan korkuyorum.
    Son yıllarda sokaklarda güvercin sayısı arttığı için bir çok sokaktan yalnız geçemiyorum.
    Hatta artık o kadar ilerledi ki bu korkum, şayet o sırada yalnızsam hiç tanımadığım insanlardan -garip bakışlarına aldırmadan- yardım istiyorum benimle birlikte güvercinlerin olduğu sokaktan geçmeleri için...
    Ben bir kuşun gözlerine TV de dahi bakamam...
    Dışarıda sürekli radar gibiyimdir her an nereden kuş çıkacak korkusu ile yaşıyorum.
    Bazen araba kullanırken "açık cama kuş gelir de kaza yaparsam" endişesi taşıyorum.
    Evde balkona çıkarken önce etrafı kolaçan edip sonra kapıyı açıyorum.
    Balkon-pencere kapılarına tel yaptırdım kuş gelecek korkusu ile telsiz açamıyorum.
    Piknik alanlarında eğer yakınlarda güvercin (ya da başka kuş ) varsa asla oturamıyorum.
    Ailem de benimle birlikte huzursuz oluyor ama elimde değil hep birlikte ortamı terkediyoruz.
    Çok fazla hayatımı etkilediği için bir dönem yardım almayı düşündüm ama yarım kaldı...Bazen hipnoz vs. araştırmayı bile düşünüyorum.

    İşte benim sorunum da meselenin diğer boyutu...
    Sevgiler

    YanıtlaSil
  11. Işıl hanım bende sepetlere takıldım.Çok severim hasır şeyleri..

    YanıtlaSil
  12. BİZİM YAZLIKTA DA KIRLANGIÇ MİSAFİRLERİMİZ BİZİ HER SENE ZİYARET EDİYORLAR.. BİZ ÇALI ÇIRPI VE ÇAMURDAN YAPTIKLARI YUVALARINI BOZMUYORUZ.BİRŞEY DİKKATİMİ ÇEKTİ.O KADAR TEMİZLER Kİ PİSLEYECEKLERİ ZAMAN POPOLARINI YUVADAN ÇIKARIP DIŞARI YAPIYORLAR:) GEL DE BU HAYVANLARA KUŞ BEYİNLİ DE:)

    YanıtlaSil
  13. Ne kadar da güzel bir sofra olmuş.Ellerine sağlık Işıl Ablacım.Sevgiler...

    YanıtlaSil
  14. Ellerine saglik Isil'cigim, tek kelime ile hersey harika.Hele misafirinize bayildim...

    Sevgiler..

    YanıtlaSil
  15. Sevgili arkadaşlar Alperen'e dualarınız için çok teşekkür ederiz. Şimdide O'nun için yukarıdaki sanatçılarımızın katılacağı bir konser tertip ediliyor. Bu arada hiç bir ücret almadan gelecek olan bu sanatçı kardeşlerimize teşekkür ediyoruz. Allah onlardanda razı olsun. Konser Ümraniye Haldun Alagaş Spor Tesisleri'de
    Eğer bu şekildede yardımda bulunmak isteyenler olursa bana buradan veya email adresimden ulaşabilirler.

    Biletler: 25tl. - 50tl. -75tl. ve 100tl. olarak düzenlenmiş. Arzuya göre tercih edilebilir. Bütün çabalarımız yavrumuzun kurtulması için. Allah inşaallah onu bizlere bağışlıyacak. O'nunla birlikte tüm hastalarıda sevenlerine bağışlaması için duacıyız. Şimdiden teşekkür ederiz.

    'sevgiler'

    YanıtlaSil
  16. Serap'cığım,

    Şükür mü etmem lazım bilmiyorum ama bu yazdıklarınızı okuduktan sonra daha da bir endişelendim.
    Benim de en çok korktuğum şey koku ve pislik olayı. Şimdilik baba adayı sadece anneyi beslemek için ziyaret ediyor ama yavrular olunca sanırım o da sürekli kalacaktır.
    Uyarıların ve sabır dileğin için teşekkür ederim.
    Benim gibi sabırsız biri için dilenecek en güzel şey galiba.

    Çok çok sevgiler,

    YanıtlaSil
  17. Esra'cığım,

    Keşke çocukların söylediklerine kulak asmasaymışım diyorum bu yorumları okudukça.
    Ev halkına onlar ortalığı pislettiklerinde sizler temizleyeceksiniz dediğimde şimdiden yan çizmeye başladılar, bakalım neler yaşayacağız.

    İlgin ve güvenin için çok teşekkür ederim.
    Aslında tepsi böreklerini hazırlamak daha pratiktir, sen ne diye böyle bir düşünceye kapılıyorsun anlamadım. Senin ekipmanlarının eksik olduğu zamanlarda bile neler yaptığını bilen biri olarak bu tür böreklerin en güzellerini yapacağına inanıyorum.

    Sevgilerimle,

    YanıtlaSil
  18. Nuray'cığım,

    Çok teşekkür ederim,kurs bittiği için sevinmiyorum desem yalan olur. Haftada iki günümü aldığından kendimi bayağı kısıtlanmış hissediyormuşum meğer.

    Ay! sorma ne yapacağım ben bu kumrularla bilmiyorum. Ama içim içimi yiyiyor ya ortalığı her dakka temizlemek zorunda kalırsam diye endişelenip duruyorum.
    Bakalım yaşayıp göreceğiz.

    Çok sevgiler,

    YanıtlaSil
  19. Hülya,

    Gerçekten de su böreği kadar lezzetli oluyor. Biz de çok severek yiyiyoruz.
    Eminim ki senin yaptığın da çok lezizdir. Sizlere de afiyet olsun.

    Sevgilerimle,

    YanıtlaSil
  20. Burçin'ciğim,

    Ah! demek ki hemen hemen herkes yaşamış böyle bir olayı.
    35-40 gün nasıl geçecek bilmiyorum.
    Her dakika kullandığım bir yer olmasa dert değil ama, benim ikinci mutfağım gibi o balkon.
    Ne yapalım başa gelen çekilir demekten başka çare yok galiba.
    Güzel yorumun için çok teşekkür ederim canım.

    Çok öpüyorum.

    YanıtlaSil
  21. Arzu'cuğum,

    Sizler böyle anlattıkça ben şimdiden bunalıma girmeye başladım bile.
    Şimdilik ortalığı pisletmedi ama daha sonra ne olur bilemiyorum.

    Uyarıların için çok teşekkür ederim tatlım.

    Çok sevgiler,

    YanıtlaSil
  22. Hülya,

    Ziyaretin ve dileklerin için çok teşekkür ederim.

    Sevgilerimle,

    YanıtlaSil
  23. Derya'cığım,

    Teşekkür ederim.

    Davetsiz misafirler kendilerini zorla kabul ettirdiler. Umarım en kısa sürede giderler.

    Benden de çok sevgiler,

    YanıtlaSil
  24. Gül'cüğüm,

    Çok teşekkür ederim, sağol.
    Eğer canımız su böreği istiyorsa ilk aklıma gelen bu börek olur hep.
    Yazdıklarınızı okudukça endişem daha da artıyor. Bunlar yer edinip de her yıl gelmeye kalkarlarsa diye.
    Ben onların yuvasını yapayım derken yuvamdan olmayayım da?

    Çok çok sevgiler,

    YanıtlaSil
  25. Işılcım börek tam bana göre aslında,Hem yumuşak oluşu hemde tarifin çok zahtemli olmayışını çok beğendim........Sofrada çok şık ellerine sağlık...

    Davetsiz misafire ise bayıldım,pisliği çok olur ama çok şeker bakıyor :))

    İyi hafta sonları diliyorum...

    YanıtlaSil
  26. Çoook güzel. Annelik her canlıya çok yakışıyor. Umarım uğur getirir bu güzel kuşlar sana. Makarna böreğini halam yapardı ama tarifini almamıştım. Arşivime ekledim. Sevgiler...

    YanıtlaSil
  27. Işıl abla ve macaronlar!
    olmazsa olmazlar sofrada dikkatimi ilk önce inan onlar çekti ki benim gibi bir peynir düşkünü içinde güzel görüntüler olmasına rağmen:)

    YanıtlaSil
  28. Bütün misafirler gereğince ağırlanmış ve de ağırlanmakta :)

    Evet biraz zorlayacak sizi sanırım ama yapacak bir şey yok sonuçta... Makarnalı böreğe bayılırım bizim mutfakda da yapılır arada bir...

    Ellerine sağlık Işıl Ablacığım... Davetsiz misafirlerinle sana kolaylıklar dilerim...

    YanıtlaSil
  29. Işıl'cığım,yazdıklarını okuyunca kuşlarla ilgili maceralarım geldi aklıma :)) Panjurları söktürmeden önce ara ara açık bırakırdım.Bahar aylarında ben farkında olmadan bütün gün işteyim anlayamadım tabii... güvercinler gelip çalı çırpıyla doldurmuş yuva yapmışlar. Bir baktım panjur kapanmıyor :)) panjurcu çağırdım 3 torba çalı çırpı attık :)) Allahtan yumurta bırakmamışlar çok üzülürdüm. Sonra söktürdüm panjurları... Panjurları söktürdükten sonra bir süre daha cama geldiler.Kafalarını kaldırıp panjurları aradılar :))))
    Bir diğeri ise tatilden döndüm balkona çıkmamla çiçek saksımın içinde 2 yumurta ve anne güvercin buldum. O yaz balkon onlara ait oldu.Yumurtalar çatladı,doğdular,anne güvercin onları besledi büyüdüler, sonra beni terk ettiler :(( Bir daha da istemem çok kötü kirletiyorlar...
    Duruyor mu bilmiyorum ama bir iki fotoğraflarını çekmiştim :))

    Ellerine sağlık canım.Börek çok güzel görünüyor.

    Sevgiler...

    YanıtlaSil
  30. WALLA İYİ CESARET IŞILCIM..KUŞLAR BENİM EN ÇOK KORKTUĞUM HAYVANLAR LİSTESİNİN BAŞLARINDA..HAVADAN HIZLA VE BELLİ OLMAYAN BİR YÖNLE GELDİKLERİ İÇİN BANA ÇOCUK GİBİ ÇIĞLIK ATTIRMAYA YETİYOR..UMARIM YAVRU BİR AN ÖNCE ÇIKAR , AİLE BALKONU TERK EDER , SENDE HUZURA KAVUŞURSUN....ÇOK MU ZALİMCE OLDU ??

    YanıtlaSil
  31. Aynı macerayı bu yaz başında biz de yaşadık. Yazdıklarınızı gülümseyerek okudum. Kaşla göz arasında çamaşır asmak için kullandığımız balkona güvercinler hem yuva yapmş hem de 2 yumurta kondurmuşlardı. Çamaşır asmak için balkona çıktığımdaki şaşkınlığımı anlatamam. Neyse eşimle ne yapsak ne etsek derken balkonu onlara tahsis etmeye karar verdik. Eşimle akşam perdenin ucundan bakalım dediğimizde kaçtılar. Eşim bir üzüldü bir üzüldü anlatamam. Ben ister gelir ister gelmez diyerek daha rahattım ama eşimin o kaar üzülmesi üzerine gelsin de otursun şu yuvaya diye dualara başladım :)) Bu macera 1 aydan fazla sürdü. Bir tanesi yumurtadan çıktı. Yavru bile bize alıştı geniş balkonumuzda uçuş talimleri yapar oldu. Sonra bir ara yavru kuşcuğumuz birden panikleyip kendini cadde kaldırımlarına bırakıverdi. Eşim de arkasından tabi :D Daha uçamadığından aşağıya inip aldı ve geri getirdi balkona. Bu hadiseden 10 gün sonra filan uçmaya başladı. Geceleri gene yuvasının olduğu yere geliyor orda uyuyordu. Bu da bir 5 gün gitti böyle. Neyse çok şükür balkonu temizleyebilirim derken ay bir de ne görelim başka kuşların da ağzında çalı çırpı her gün getiriyorlar ben alıyorum. En sonunda köşelere büyük pet şişeler koydum. Yine de biri gelip 1 yumurta bırakacak kadar vakit bulmuş. Ancak yuvayı bozmak zorunda kaldık üzülerek. Çünkü yaz geldi ve temizlik sorun olmaya başladı, balkonu kullanamamak filan. Yine de ilkinde vazifemizi yapdık :D

    YanıtlaSil

Yönetici Giriş Paneli


Special design for Işıl'ca Tatlar by GeCe